Ender KÜÇÜK

Ender KÜÇÜK

Mail: [email protected]

EYLÜLE BİR KALA

Sahici insanlar vardı ben çocukken, arabaları olmayan fakir insanlar. Sofrası açık insanlar vardı o zamanlar. Yollarda it izine karışmayan, at izleri vardı. Çamurlu yollar vardı her evin bulaşık suyunun sokağa aktığı…

 İnsanlar bir başkasının acısına gerçekten ağlardı. Düğünler üç gün üç gece sürerdi, bayrak cumadan pazara gökleri süslerdi, geceyi aydınlatsın diye yakılan teker, halayın ortasına sessizce inerdi…

İşte, böyleydi o zamanlar.

 Dostluk, terk edilmeyen güç

 Eşe duyulan saygı, dağlar kadar yüceydi.

Mevsiminde sebze meyve yerdik.

 Kışın tarhana çorbası içerdik.

Gaz lambasının tavanda bıraktığı o yuvarlak yansımayı, televizyon diye izlerdik.

Biliyorum ve bildiğimde de ısrar ediyorum. Gökyüzü, biz çocukken daha beyaz daha bir maviydi. Güneş daha çok yakardı teni. Hiç unutmuyorum, bir ilkbahar günü odunluğumuzda kırlangıç bulmuştum. Çocukluk işte…

 Yakaladığım gibi kuşcağızı, ayağına mavi bir ip bağlayıp, başladım uçurmaya. Kuş korkmuş olmalı ki;  bir kanat bir kanat derken, kaçtı ellerimden ansızın. Ertesi gün, gün batımına ramak kala sonsuz mavilikte, aşkın renginde uçarken gördüm o kırlangıcı. Varlığına pranga değildi ayağındaki ip, savuruyordu kanatlarını hiç yorulmadan… O gün bugün aklımdan gitmiyor o manzara. Özgürlüğü ilk kez orada gördüm, unutmak adına her eylemi dipsiz kuyulara gömdüm.

Kısacası fakirlik, zenginlikten daha güçlü bağları olan bir yaşantıydı. Daha bir hatırlanıyor daha bir hatırda kalıyor ve işin içine bir de çocukluk girdiği zaman hiç unutulmuyor.

* * *

Bazen edebiyat içerikli sitelere misafir oluyorum. Bir yazarın, aşk hakkında yazdığı bir paylaşıma yaptığım yorumu sizlerle paylaşmak istiyorum.

- Aşk, bu noktada ne tercihtir ne kader. Senden önce işlenen bir günahın, bir bedduanın hükmüdür yalnızca. Acı verir, sıcaklığı insanı eritir. Hani diyor ya şair; "Maznun mu, masum muyum?" diye. Aşk varsa işin içinde olsa olsa katil olur insan. Dünya döndükçe, sana soluk alma fırsatı verdikçe, zehirlidir bakışları, sözleri, yarınları... Akan kanın, akan gözyaşının ve istikbalinin muhatabı olarak kimseyi suçlayamazsın. Sığınacaksın bir sokağın köşesine. Kediler gibi, gördüğün her yabancıdan sevgi isteyeceksin. İnsanların şefkati yoktur o an, dünya yarattığın cehennemdir anlaşılan.

Her soluk ateş,

Her söz zehirdir.

Zamanımı çalmadan benden, dikil karşıma dünyanın sonbaharı!

” Eylül” desem doğ,

“Kasım” desem öl.

Say içinden birden ona ama sobelenme bir kez olsun sonbahara.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar