Ender KÜÇÜK

Ender KÜÇÜK

Mail: [email protected]

PARÇALANMIŞ DÜŞLER…

Usulca uzandı yatağına, tesbih tanelerini çekti birer birer.

"La Havle" dedi ve ardından büyük bir teslimiyetle sözlerine devam etti

“La Havle Vela Kuvvete İlla Billahil Aliyyil'Aziym"
Bir kula teslimiyet değil, varlığın sahibine doğru eğilmekti bu.
Onca yazdığı saçmalıklardan sonra hatırladığı ya da hatırlamadığı bir yaşamı düşündü.

 Kalbi, düşünce yangınlarına eşlik ederken, bir kez daha yenilmediğinin farkına vardı.

Varlıktan, varlığa doğru uzanan bu anlam dolu yolculuk; bir kuldan bin kul çıkartma arzusuydu. Yapbozları birleştirmek, bir problemi çözmek gibi karmaşık duyguların yaşandığı bir yansımaydı, bu.
Yattığı yerden doğruldu, kalbinin ağrıyan tarafına doğru sokuldu.

Sanki bir rüyanın içinde ya da rüya da rüyanın içinde gibiydi.

Susuzluktan çatlamış dudaklarını elinin tersiyle sildi.

Kan tadı bulaştı ruhuna. Ağır bir maden ise yapışmıştı dilinin ucuna.
Sonra tarifini yapmak istediği bir hayat seçti kendine. Lambası yanan odada pencerenin kenarına geldi. Uzun uzun sokağın karanlığına baktı. Koskoca bir hiçlik gördü sadece. Gözlerini dikkatle karanlığa çevirdi, yeniden bakmaya başladı. Camın üzerinde, karanlıkla beraber kendi suretini görünce "İşte buldum hayatı" dedi.

Keşke hafızamda tutamasaydım yaşananları. Eğer işin içinde yazmak varsa

“Hatırlamak” yemek içmek gibidir. Bırakmaz peşini, kaybetmez izini.

Bugün yüzünü bile hatırlamadığım emekçi- kasiyer kız bana aynen şunu söyledi:

“Efendim başka bir emriniz var mı?”

Ben talep eden halimle “Efendi “olamam, hanımefendi.

Ben tüketen, sen emekçisin.

Ben harcayan, sen kazanansın.

Katile,  uğursuza,  günahkâra ya da doğru düzgün vatandaşa “Efendi” gibi davranmak.

Yıkılsın dünya!

Yansın üzerimdeki sahte merhamet hırkası!

Yok, olsun sahte gülücükler…

Son dönemde artan terör olayları bizlere şunu öğretti. Amacın; Kürt sorunu olmadığı gün gibi ortaya çıktı. Sorunun kökenini bundan yüz yıl önce Amerikalı bir misyonerin hatıra defterinde bulmak mümkün.

Ama devletimizin gücü karşısında kimlik siyasetine sığınan kişilerin ipliği pazara çıkacaktı. Devlet doksanlı yılların devleti değil haklı ve haksızlığı yapanı ayırt edebilecek güce ve bilgiye sahip.

Su akacak, yatağını bulacak ve bu ülkede Müslüman Kürt ve Türk halkı bir arada yaşamaya devam edecektir.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar