Ender KÜÇÜK

Ender KÜÇÜK

Mail: [email protected]

VAKTİNCE

“Zamansız zaman ayarda saklıdır.

Ayarı olmayanın zamanı yanlıştır.”

Bir şiirimde yazmışım bu mısraları. Sonraları çok düşündüğüm oldu “Zamansız zaman” üzerinde. “Zamansız zamana” vakit harcamak gibi bir durum söz konusuydu yalnız ayarım, müsaade etmedi tüm zamanları düşünmeye.

Oturup en güzel şiirleri yazmak adına aldım kâğıdı elime. Vakit daraldıkça kelimeler bir bir saklandılar düşüncelerime.

Çıksınlar diye ekmek attım, gelmediler!

Çıksınlar diye bir bardak su koydum, içmediler!

Yer yarıldı!

İçine düştü kelimeler!

Okudukça, nerede durduğumu anladım ve aklımda tutmasını öğrendim zamanı. Zaman, tuhaf bir kavramdı ve anlam yükleyenler ise sadece insandı.

Sıyrıldım, bu büyülü ortamdan!

Soyundum, üzerime yapışan tüm karanlıklardan!

Sahipsiz değildik oysa…

Ne önemi vardı yaşamanın ha on ikisinde?

Ne önemi vardı hayatı anlamadıktan sonra ha on yedisinde?

Ellisine varmadan sırtladığın günahı hangi zaman dilimine yüklemeli insan?

Kararsız kararlar edindiğim vakit düşünce merkezine; insan olmaktan uzaklaşır varlık sebebim.

Birisine kinayeli bakar cümleler

Kimisine set durur kelimeler.

Zamanında zamanı bulmak adına öfke nöbetleri geçirir varlık. Elinden tuttuğu gibi insancıkları kapı dışarıya koyar.

Kapının üzerinde tırnak izleri.

Kapının üzerinde kan revan sözcükler.

Gözlerden boşalan yaşların, kilit üzerinde bıraktığı pas zerrecikleri de ayrı bir yazının konusu olur.

 

Haydi!

Terk edelim bu diyarları. Ya yedi kapılı mekânın kapısını çalalım ya da sekiz kapılı hanın.

Kim kabul eder zamana yenilmiş varlığı?

Yanmakla çoğaltabilirsek zamanı; o kapılar ardında tövbeler saklı.

Üzerimize tekrar doğacaksa bahar güneşi; o kapılar ardında insan olmak vardı.

Yaşasın!

Üzerimize gül yaprakları savuran zihniyet!

Kahrolsun!

Zamanı ayarda saklı tutmayan zillet!

 

 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar